Yine ben Allah rızası için sadece fikirleriniz lazım

Ya bakıcı tutulacak ya günler kardesler arasında bölünecek o zaman istemiyorsa. Bakiciya ücret yetmiyorsa kendisi de bir işe girebilir. Ayrıca o hareketler hiç zor değil. Biz 100 kilo babami ayakları tutmuyor kendini salıyor bildiğiniz yüzde 90 engelli, iki kişi ben ve annem taşıyor sandalyeye koyuyor yemeğini yediriyoruz yikiyoruz spor yapıyoruz havalar düzelsin dışarı da çıkacak inşallah yakında. Ama gün içinde 3 defa evde olmak dediğim gibi saat olarak kisitlayici. Ben babam olduğu halde bir süre sonra bunalirdim. İnsanların da plansız bir şekilde bir gün geçirmeye ihtiyacı oluyor. Bizim psikiyatristimiz de bunu oneriyor. En azından haftada haftasonu iki gün ve haftaici bir gün öğlen mesela başkası yapsın o günler hanımefendi sabah yaptirsin. Biz İlk zamanlar düzene oturtmadigimiz için bu şekilde bir zamanlama yaptık. Annem de bende sürekli belli saatte evde olmak zorunda günün belli saatleri , hiçbir şekilde plan yapamiyorduk. Başta sorun degil gibi görünse de bir süre sonra psikolojimiz bozuldu ciddi anlamda ikimizinde. Şimdi haftasonu bir gün benim bir gün annemin vs. Yani bu durum tekrar dediğim gibi aynı kişinin günde 3 defa evde olması gerekip de yapabilecegi bir şey değil. Konu Ne hareketlerin zorluğu ne üst kata çıkma ne başka bir şey. Günde üç defa aynı saatlerde evde olma yükümlülüğü. Bunu da covid asisiyla gözlerini ve hareket kabiliyetini yitiren bir babanın kızı olarak söylüyorum.
Kardeş yok. Konu sahibinin kocası tek çocukmuş .
 
Ya bakıcı tutulacak ya günler kardesler arasında bölünecek o zaman istemiyorsa. Bakiciya ücret yetmiyorsa kendisi de bir işe girebilir. Ayrıca o hareketler hiç zor değil. Biz 100 kilo babami ayakları tutmuyor kendini salıyor bildiğiniz yüzde 90 engelli, iki kişi ben ve annem taşıyor sandalyeye koyuyor yemeğini yediriyoruz yikiyoruz spor yapıyoruz havalar düzelsin dışarı da çıkacak inşallah yakında. Ama gün içinde 3 defa evde olmak dediğim gibi saat olarak kisitlayici. Ben babam olduğu halde bir süre sonra bunalirdim. İnsanların da plansız bir şekilde bir gün geçirmeye ihtiyacı oluyor. Bizim psikiyatristimiz de bunu oneriyor. En azından haftada haftasonu iki gün ve haftaici bir gün öğlen mesela başkası yapsın o günler hanımefendi sabah yaptirsin. Biz İlk zamanlar düzene oturtmadigimiz için bu şekilde bir zamanlama yaptık. Annem de bende sürekli belli saatte evde olmak zorunda günün belli saatleri , hiçbir şekilde plan yapamiyorduk. Başta sorun degil gibi görünse de bir süre sonra psikolojimiz bozuldu ciddi anlamda ikimizinde. Şimdi haftasonu bir gün benim bir gün annemin vs. Yani bu durum tekrar dediğim gibi aynı kişinin günde 3 defa evde olması gerekip de yapabilecegi bir şey değil. Konu Ne hareketlerin zorluğu ne üst kata çıkma ne başka bir şey. Günde üç defa aynı saatlerde evde olma yükümlülüğü. Bunu da covid asisiyla gözlerini ve hareket kabiliyetini yitiren bir babanın kızı olarak söylüyorum.
Konu sahibi her gün yarım saat bile egzersiz yaptırmaya gönüllü değil. Mesele o.

Çoğu kişinin eleştirdiği de bu.
Ayrıca konu sahibi kv ye her gün egzersiz yaptırmak istemediğini kocasına demiyor. Neden?

Kocasına dese kocası orta yol bulur. Ama bizim konu sahibi orta yolu da istemiyor işte.
 
Konu sahibi çalışmıyor. Kocası akşam 6 da geliyor. Akşam 6 ya kadar saatleeerce konu sahibi napıyor acaba? Cidden merak ediyorum.

Dese ki " çocuğum var, çok huysuz, bir dakika beni bırakmıyor. O yüzden kv ye egzersiz yaptıramam. ", "tamam haklısın" denir.

Özel hayatımız kalmayacak diyor şaka gibi. Yan gelip yatamayacağım demiyor da.

" Yok belim ağrır, yok her gün yaptiramam , insanım" vs diyor. Yav sen tüm gün kayda değer ne yapıyorsun acaba?

Kv çirkef biri de değil. Pamuk gibi insanmış.

Kayınvalidesinin yanına hiç gitmek istemeyebilir bakmak istemeye de bilir, bunların hiçbirine bir şey diyemem çünkü onun sorumluluğu ve zorunluluğu değil ama bu tip konular baştan konuşulup sınırlar çizilir, dediğim gibi eğer ne benim ailem ne senin ailenle çok içli dışlı olmayalım, evleneceksek de her şeyi kendimiz yapalım maddi manevi destek beklemeyelim, zorunlu durumlar haricinde herkesin ailesi kendi yağında kavrulsun biz kendimize bakalım görüşünde biriyseniz o zaman babam biraz kayınvalidem epey para verdi ev aldık ama evi de kayınvalidenin apartmanında aldık yapmayacaksınız veya sevgiliyken eşiniz annem yalnız kalmaz değil mi dediğinde arada gider geliriz ama ben sürekli gidip gelmem ilgilenemem de ona göre karar ver plan yap denir, ki kadının o dönemde yalnız olduğu ve sağlık sorunları olduğu konu sahibi tarafından biliniyormuş zaten, eşin anneye düşkün olduğu da saklanan bir şey değil, buna rağmen anneden maddi manevi destek aldınız, aynı apartmanda ev de aldınız ama eşiniz annesiyle ilgilenin diye baskı yapacak gibiyse, aileniz de para sıkıntısı yaşıyorsunuz diye size hala maddi destek sağlıyorsa o zaman bir işe gireceksiniz paranıza geçecek sözünüz zira kendi aileniz bile olsa size yaptığı her maddi masrafın bir karşılığı olacak ileride, şimdi anne babasının bakıma ihtiyaçları yok ama ileride olursa eşinin annesine yapılmayan her şeyin karşılığı olarak tepki göstermesinden de çekiniyor konu sahibi, zira kendi ailesinin ihtiyacı olursa gidecek.

İnsanlar biraz çifte standartçıdır kendi ailelerine daha toleranslı ve verici olurlar, öte yandan ne kadar aksini iddia etse de eşinin de iş çıkışı annesine gidip birkaç saat geçirmesini istemiyor, daha bu sağlık sorunu yokken evlenme arefesinde çocuk her gün 5-10 dakika anneme uğrarım dediğinde de sinir olmuş, kendisi yapmayabilir ama kadın olsun erkek olsun kimse anne baba konusunda eşin ailesiyle ilişkisine karışma hakkı yoktur, 5-10 dakika gider 1 saat gider, her gün telefon açar bu kişinin kendi tasarrufundadır.
 
Konu sahibi her gün yarım saat bile egzersiz yaptırmaya gönüllü değil. Mesele o.

Çoğu kişinin eleştirdiği de bu.
Ayrıca konu sahibi kv ye her gün egzersiz yaptırmak istemediğini kocasına demiyor. Neden?

Kocasına dese kocası orta yol bulur. Ama bizim konu sahibi orta yolu da istemiyor işte.
O zaman mecburen çalışıp bakıcı tutacak. Eğer paylaşım yapacak kardesi yoksa bunun başka çaresi yok. Sabah işe gitmeden eşi yaptıracak, akşam eve gelince konu sahibi. Gündüz de ikisi çalışıp en azından evde yardımcı olacak biri gelip yaptıracak. Çünkü doktor ne kadar dediyse o kadar yapılmak zorunda. Birkaç gün olmasa ne olur dendiği an günlerce geriye gidiyor ilerlemesi kişinin. Biz elleri ayakları hiç tutmayan babamı böyle daha iyi hale getirdik. Hiçbir yerini oynatamiyordu şimdi basamiyor ama şükür eline verdigimiz şeyi kendi tutup yiyor. Kaşık tutamasa bile en azından ekmek muz vs. Yatakta dönüyor artık. Ama çok özenli yapılması lazim hareketlerin. Sakatlama riski çok. Yine de dediğim gibi günde üç kere aynı zamanda evde olma yükümlülüğü sevdiğin insanlar için yapilabilen bir durum ki o bile bazen zorluyor. Kendinle çocuğuna ayrı plan yapma şansın olmuyor ve sürecin birkaç ay değil senelerce surecegini anladiginda sorunlar başlıyor. Konu sahibini yerinde olsam anne nasıl iyileşir, bakım nasıl kolaylaşır bunları araştırır, eşiyle paylaşmalı bir plan yapar ardından da en azından öğlen haftanın bir gunu eve gelebilecek bir kuzen vs birini bulmaya çalışırdım. Kocam orda zaman geciriyor en son düşüneceği şey olmalı. Zaten akşam boşlar ne güzel yukarı çıkıp beraber vakit gecirirler. Ben babama kitap okuyorum müzik dinliyoruz zeki Müren söylüyoruz çok egleniyoruz. Gün bölünmeye başlayınca en büyük sorunun ne olduğunu anlayacak zaten konu sahibi.
 
Siz sabahları eşinizde akşamları hareketleri yaptırsın olup bitsin. Bu kadar büyütülecek bir şey yok.
Ya da kiraya çıkın kadın yardımcı tutsun evini kiraya verip o yardımcı egzersizde yaptırır sorun çözülür
 
Ayrıca depresyon teşhisim var sabahları ilaç alıyorum doktor bu ay tekrar gel dedi gün içinde bazen hiçkimseyle görüşmeyi bırak telefonda konuşmak aramak bile istemiyorum kendi dertlerimle savaşırken bide her gün kv çıkıp günde bi saat spor yaptıracağım Her gün? Hanginiz her gün kv bakıyor söyleyin fikir verin işte bana o zaman nasıl düşünmeliyim bende
Yaptırmak istemediğinizi söyleyin. Ama yardımcı olursanız da onun hürmetine sizin sikintilariniz geçer, psikolojik rahatsızlıklar urettikce ve insanlara hayvanlara yardımcı oldukça işe yarar olduğunu düşündükçe pozitif olmanıza fayda sağlar. Kendinizi o hastanın yerine koyun ve mecburiyetten değil sizin kendinize yapıldığını dusunun
 
çok abarttığınızı düşünüyorum
Her sıkıntı bir gün biter budda geçici kendinizi o hastanın yerine koyun bu bir imtihan ve siz bu imtihanı anlatabilirsiniz. Hasta olan biri bir zaman şifa arar ona derlerki sen diyar diyar gezip çeşitli otlar yiyeceksin oda öyle yapar birgün padişah gelir ve ona tek üzerinde gezdiği deveyi keser ve kalanından kendide yer şifası üzerinde binek olarak gezdiği devdir elinin cömertliği misafirperverligi onu iyi eder sizin sifaniz da belki o bayanda
 
Ya bakıcı tutulacak ya günler kardesler arasında bölünecek o zaman istemiyorsa. Bakiciya ücret yetmiyorsa kendisi de bir işe girebilir. Ayrıca o hareketler hiç zor değil. Biz 100 kilo babami ayakları tutmuyor kendini salıyor bildiğiniz yüzde 90 engelli, iki kişi ben ve annem taşıyor sandalyeye koyuyor yemeğini yediriyoruz yikiyoruz spor yapıyoruz havalar düzelsin dışarı da çıkacak inşallah yakında. Ama gün içinde 3 defa evde olmak dediğim gibi saat olarak kisitlayici. Ben babam olduğu halde bir süre sonra bunalirdim. İnsanların da plansız bir şekilde bir gün geçirmeye ihtiyacı oluyor. Bizim psikiyatristimiz de bunu oneriyor. En azından haftada haftasonu iki gün ve haftaici bir gün öğlen mesela başkası yapsın o günler hanımefendi sabah yaptirsin. Biz İlk zamanlar düzene oturtmadigimiz için bu şekilde bir zamanlama yaptık. Annem de bende sürekli belli saatte evde olmak zorunda günün belli saatleri , hiçbir şekilde plan yapamiyorduk. Başta sorun degil gibi görünse de bir süre sonra psikolojimiz bozuldu ciddi anlamda ikimizinde. Şimdi haftasonu bir gün benim bir gün annemin vs. Yani bu durum tekrar dediğim gibi aynı kişinin günde 3 defa evde olması gerekip de yapabilecegi bir şey değil. Konu Ne hareketlerin zorluğu ne üst kata çıkma ne başka bir şey. Günde üç defa aynı saatlerde evde olma yükümlülüğü. Bunu da covid asisiyla gözlerini ve hareket kabiliyetini yitiren bir babanın kızı olarak söylüyorum.
Malesef konu sahibinin eşi tek çocuk. Bahsettiğiniz psikolojik yükü de anlıyorum haklısınız.
Çok geçmiş olsun size de bu arada. Allah kolaylık versin.
 
Bir anne olarak üzüldüm şahsen. Kadin ev vermiş cikin o zaman kiraya verip caresine baksi. Kesinlikle mecbur değilsin ama 1 saat bile yaptırmaya gönlün yok. Insan kimsesi olmayan komşusuna bile yaptirir.
 
Ay çok bencilsiniz ya, üst kattaki kadına yarım saat bir saat ayırmak bu kadar mesele olmamalı hele bir de aranızda sorun yoksa neyi bu kadar mesele ettiniz. Sizde yaşlanacaksınız unutmayın lütfen.
 
Bakmışsınız, Allah razı olsun. Ancak konunun başından beri her detayına kadar o kadar anlattınız ki keşke bakmasaydınız da anlatmasaydınız dedim sonunda.

Keşke bakıcı tutsalarmış, kadının altından aldığınıza kadar 7 kat el öğrenmeseymiş.
Konu sahibi sadece günde 1 saatlik egzersizden kaçınıyor daha kötü durumda da olabilir diye anlattım.Yoksa ben yaptıklarımdan pişman değilim ayrıca tiksinme duygum olmadığını da söyledim.Yine olsa yine bakarım ayrıca ilk defa değil hersene en az 1 hafta hastanede yatıyor çeşitli sebeplerle herseferinde yarenlik ediyorum kendi isteğimle.Konu sahibine belki yumuşar belki daha iyi yaklaşır diye örnek vermiştim.
 
Eşiniz tek çocuk bunu bilerek evlendiyseniz bunlarda eşinizle beraber yanında gelebilecek artılar. Benimde eşim tek çocuk sayılır babası yok. görümcem özel bir birey ve çoğunlukla bizimle beraberler. Ben evlenirken bunu kabullenerek evlendim. Arkadaşlarım karşı çıkmıştı başına kalırlar diye iğrenç bir ifade kullanmışlardı. Ailem ise heran herkesin başına böyle şeyler gelebilir
. Bir kazaya bakar diyip evlenmemi desteklemişlerdi.
Kayınvalideminde dizinden problemleri var hamileyken bile 7 ay sırayla eşimle işten izin alıp fizikterapiye götürdük. Tek çocuk olduğunu biliyorsanız bunları yapacaksınız ya da boşanıcaksınız. İstememe gibi bir lüksünüz olmuyor en iyi ihtimal eşinizle paylaşacaksınız.
 
Ay çok bencilsiniz ya, üst kattaki kadına yarım saat bir saat ayırmak bu kadar mesele olmamalı hele bir de aranızda sorun yoksa neyi bu kadar mesele ettiniz. Sizde yaşlanacaksınız unutmayın lütfen.
dimi kendi annesi olsa ve yengesi böyle yapsa neler düşünür yada kendi annesnide böyle davranabilir miydi
 
Eşiniz tek çocuk bunu bilerek evlendiyseniz bunlarda eşinizle beraber yanında gelebilecek artılar. Benimde eşim tek çocuk sayılır babası yok. görümcem özel bir birey ve çoğunlukla bizimle beraberler. Ben evlenirken bunu kabullenerek evlendim. Arkadaşlarım karşı çıkmıştı başına kalırlar diye iğrenç bir ifade kullanmışlardı. Ailem ise heran herkesin başına böyle şeyler gelebilir
. Bir kazaya bakar diyip evlenmemi desteklemişlerdi.
Kayınvalideminde dizinden problemleri var hamileyken bile 7 ay sırayla eşimle işten izin alıp fizikterapiye götürdük. Tek çocuk olduğunu biliyorsanız bunları yapacaksınız ya da boşanıcaksınız. İstememe gibi bir lüksünüz olmuyor en iyi ihtimal eşinizle paylaşacaksınız.
Tek çocuk olduğunu biliyorsanız kabul etmek zorundasınız diye bir şey yok. Eşin böyle bir düşüncesi varsa evlenmeden önce eş adayına bunu anlatmalı. "Benim annem tek, bu yüzden ben ona hastalığında, yaşlılığında bakmakla yükümlüyüm. Bunu
senden de bekliyorum. Annem yatalak duruma geldiğinde ölene kadar her gün en az 1 saatini ona ayırmak durumunda kalabilirsin. Bunu kabul ediyorsan evlenelim" demeli. Hayat bu ne getireceği belli olmaz ama kimse kimseye bakmak zorunda değil. Belki bu konuşulsaydı kadın evlenmeyecekti. Şu an neden zorunlulukmuş gibi kadının üstüne atılıyor ki? Her ev yat kat veren insana yaşlılığında hastabakıcılık yapılmak zorunda mı? Bu içten gelen bişeydir vicdanen bakmak isterse ne ala. Ama en başında konuşulmamış ve kadın da istemiyorsa kimse zorunlu kılamaz. Bakmak istese ne güzel ama kadın istemiyor kafasına silah mı dayasın kocası zorla baksın diye?
 
dimi kendi annesi olsa ve yengesi böyle yapsa neler düşünür yada kendi annesnide böyle davranabilir miydi
Kendi annesiyle kaynanası arasında bir fark olsun ama değil mi? Kendi annesi tamamen onu ilgilendirir, kaynanası da kocasını ilgilendirir. Kadın kendi annesine evde otururken her gün gidip bakmak isteyebilir kimseyi ilgilendirmez. Kaynanasına da bakmak istemeyebilir bu da kimseyi ilgilendirmez. Yengesi de annesine bakmak zorunda değil. Sorumluluk evlatta. Evlendik diye neden tüm kan soyunun sorumluluğunu alıyoruz? Bu durumda eşi işten gelince annesiyle ilgilenmeli ya da bakıcı tutmalı. Buna da konu sahibi ses çıkartamaz.
 
Yazan herkese Teşekkür ederim. Hepinizin yazdıklarını okuyup gerçekten bencil miymişim diye düşündüm sizin bakış açılarınız beni aydınlattı , çocuk gibi düşünmüş olabilirim dediğiniz gibi, ancak prenses veya hayatta zorluk görmemiş güçsüz biri değilim bilin, kv yi seviyorum sevmiyorum yazmış bir hanımefendi sevmesem şimdiye kadar anne demez sarılmaz kucaklamaz elini tutmaz evine gidesim gelmezdi, demekki bir iki saat günde çıkıp sporunu yaptırmak ilgilenmek normalmiş anladım, eşime de kayınvalideme de eziyet etmeyeceğim bu konuda. Babamlar da inşallah bu konuda beni üzmez benim derdim babamın edeceği bir kötü laf değil, eşimin o edilen lafı duyup öğrenip moralinin bozulması, sinirlenmesi. babamlar bana ne diyecekse desin ben cevaplarını veririm ama eşim duyunca eşime derlerse mutlaka tartışmalar oluyor . Babamla annemin zihniyeti hep böyle oldu kızım kendini hiç kimseye kullandırtma sen safsın iyi niyetlisin her denilen işe koşturma vb vb
 
X